VULVA KANSERİ NEDİR?
Kadın üreme organları kanserleri içinde diğerlerine göre daha az sıklıkla görülen ve genellikle 70-80 yaşlarda daha çok görülen bir kanser türüdür. Elle hissedilebilen bir dokunun varlığıyla beraber ağrılı cinsel ilişki ve kanama olabilir. Bu kanser türü aynı zamanda kadınlık algısına da zarar verebilmesi açısından önemli bir konumda ele alınabilir.
Genellikle menapoz sonrası ve yaşlı kadınlarda insidansı daha yüksektir. Vulva kanseri, yavaş büyür ve yavaş yayılır. Başka organlara ve dokulara sıçraması geç ortaya çıkar. Bu lezyonlar bulundukları yer nedeniyle kolay teşhis edilebilir fakat tanının konması geç zamanları bulur. Bunun en belirgin sebebi kadının doktora gitmede olan isteksizliğidir. Bu isteksizlik durumu ise mahremiyet ve kitlenin küçük olmasının yanı sıra kaşıntı ve irritasyonun önemsenmemesinden kaynaklanır. Teşhis edilebilen vakaların büyük çoğunluğu 1. veya 2. evrededir.
VULVA KANSERİNİN SEYRİ NASILDIR?
Vulva kanseri, kadınlarda görülen kanserlerin yaklaşık %35’ini oluşturur. Genel olarak yaşlı kadınlarda görülen bir kadınsal kanser olsa da 40 yaştan önce nadiren de olsa görülme ihtimali vardır.
Vulva kanseri oluşumunu üç bölümde inceleyecek olursak;
VIN1: Hafif derecede anormal hücre varlığı.
VIN2: Orta derecede anormal hücre varlığı.
VIN3: Ciddi derecede anormal hücre varlığı ve bu hücrelerin artık kanser hücresine dönüştüğü evredir. Fakat yayılım yoktur.
VIN(Vulvar Intraepitelyal Neoplazi): Anormal hücre kalabalıklaşması ile karakterize kanser öncesi görülen bir hastalıktır.
VIN 40 ila 50’li yaşlarda ortaya çıkar ve erken dönemde saptanıp tedavi edilmesi ile birlikte bu hastalığın kansere dönüşmesi önlenebilir.
Vulva kanserinin gelişmesinde HPV virüsü risk faktörünün üzerinde duralım. Çünkü en önemli risk faktörüdür. Çünkü önlenebilirdir…
VIN’lı hastaların yarısından çok daha büyük bir kısmında HPV virüsüne saptanmıştır. Sigara içmeyle ilişkilendirecek olursak, sigara içen kadınlarda HPV virüsü içmeyen kadınlara göre çok daha yüksektir.
Gelgelelim vulva kanserinin ilerleyiş seyrine…
Diyelim ki VIN3 olan 60 yaş üstü olan bir kadın vakamız var; öncelikle bilelim ki VIN sinsi ve belirtileri değişken bir hastalıktır. Kadınların yarısı belirti göstermez. Diğer yarısında ise kaşıntı, yangı ve lezyon varlığı söz konusudur. Bu lezyonlar vulvada büyük dudakta(labia majör), deriden kabarık, etli veya siğil şeklinde ama kolay tahrip olan bir yapıdadır.
Vulva kanserinin 4 evresi vardır;
Evre1: Tümör vulva sınırları içerisinde ve yayılım yok.
Evre2: Tümör vulva sınırları içerisinde fakat daha büyük çapta ve yayılım yok.
Evre3: Tümör komşu organlara yayılmış durumdadır.
Evre4: Tümör komşu organların yanı sıra yakın ve/veya uzak metastaz yapmıştır.
VULVA KANSERİNİN RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
Vulva kanserinin nedenleri tam olarak hala bilinmese de buna hazırlayıcı etkenlerden bahsedebiliriz…
- Cinsel yolla bulaşan hastalık öyküsü(HPV, HSV gibi…)
- 60 yaş üstü
- Menapoz sonrası dönemde östrojen eksikliği
- Sigara
- Çok eşli cinsel yaşam
- Kaşıntı ve buna bağlı tahriş/incelme
- Bağışıklık sisteminin baskılanmasına neden olan hastalıkların varlığı(HIV varlığı, immün bozukluk gibi…)
- Aynı zamanda servikal kansere sahip olma
VULVA KANSERİ NASIL ÖNLENİR?
Vulva kanserinde HPV virüsünün ne kadar önemli bir risk faktörü olduğundan bahsetmiştik. Sadece HPV virüsü değil bununla beraber tüm risk faktörlerinin ortadan kaldırılması vulva kanserinin önlenebilirliğini arttıracaktır.
Bununla beraber erken tanı ve teşhiste son derece önemlidir.
ERKEN TANI, TEŞHİS VE TEDAVİ!!!
Erken tanı ve teşhisin koyulabilmesi adına kadınların rutin olarak PAP-Smear testi ve vulva muayenesini yaptırmaları önerilir.
Tedaviyi ise üç boyutlu ele alabiliriz;
- Cerrahi
- Radyoterapi
- Kemoterapi
Belirtmek isterim ki vulva kanseri radyoterapiye duyarlı fakat kemoterapiye dirençli bir kanser türüdür. Cerrahi olarak ele alınabilmesi için ise gerekli şartları sağlaması gerekmektedir. Radyoterapi vulva kanserinin ileri safhalarında tümörü küçültmek için ilk seçenek olurken kemoterapi daha çok radyoterapinin etkinliğini arttırmak için önerilir. Ayrıca radyoterapi cerrahi tedaviden sonrada önerilen bir tedavidir.
Değinmek istediğim bir diğer durum ise vulva kanserinde uygulanan cerrahi tedavi sonucunda kadınların yaşadığı kanserin ilerleme ve tekrarlama korkusu, beden imajının bozulması ve cinsel faaliyetlerini kaybetme korkusu…
Bu süreçte kadınlar yalnız bırakılmamalı ve yaşadıkları bu travmatik olayla baş etmelerinde yardımcı olunmalıdır.